
27 Kasım 2008 Perşembe
Uyku mahmuru

25 Kasım 2008 Salı
Zeyno atakta...
Zozozo!!!
19 Kasım 2008 Çarşamba
Alttan ikinci diş
14. ay kontrolü
* Bu ay, özellikle minik bebek arabasına ve içindeki iki bebeğe takıldı Zeyno. Arabayı ittirerek kliniği dolandı durdu. Ortada duran koca masanın üstüne çıkınca anladık ki, bizimki tırmanmayı da biliyormuş.
* Yapılan ölçümlere göre, Zeyno geçen aydan bu yana 200 gr alarak 10500 gr ağırlığa ve 1 cm uzayarak 77,5 cm boya ulaşmış. Ölçümler sırasında yine ağladı.
* Ağlamanın şiddetinin artması için Hilal Hanım’ın odaya girmesi yetti. Hafıza bu aylarda iyice kuvvetleniyor sanırım. Hilal Hanım’ın muayenesi boyunca canhıraş bir şekilde ağladı. Zaten son kuvvet ağladığından, vurulan aşı, ağlamanın dozunda herhangi bir değişikliğe neden olmadı.
* Bu ağlama her zamanki gibi memede son buldu tabii. Hilal Hanım’a yan yan bakarak emdi.
* Bu ay prevenar aşısının son dozu vuruldu. Şükürler olsun! Şimdiye kadar, aşı yerinde kızarıklık ve hafif şiş dışında bir etkisi olmasa da, kıldım bu aşıya karşı nedense??
* Sağ kulağında hafif bir kızarıklık varmış. Eğer ağrı olursa Hilal Hanım’ı haberdar edeceğiz.
* Son dönemde meyve yemediği için meyve suyu vermeyi deneyeceğim.
* Kurban Bayramı’nda Edirne konaklamalı İğneada’ya gitmeyi düşündüğümüzden özellikle sordum ama Zeyno’ya ciğer hala yasak. O’nun payını da mecburen ben yiyeceğim artık.
* Kulağındaki kızarıklık ve geçenlerde geçirdiği 3 günlük ishal, Zeyno’nun bir enfeksiyon geçirdiğinin göstergesiymiş. Ama meme emdiği için ilaç kullanmasına gerek kalmadan atlatmış.
* PPD testi için gelecek ay Perşembe dışında bir güne randevu alacağız. Hilal Hanım testi yapacak, 3 gün sonra Ada’daki çocuk doktoruna ölçtürüp, sonucu bildireceğiz.
* 1 saat kadar sarkan randevuya, muayene boyunca ağlamanın yorgunluğu ve aşı sonrası verilen ateş düşürücü şurubun etkisi eklenince, takside uykuya yenik düştü Zeyno.
* Fulya’dan Kabataş’a geldik. 16:30 vapuruna kadar vakit geçirmek üzere Kahve Dünyası’na girdik. Önce sandviçlerimizi yiyip, portakal sularımızı içtik. Ardından kahvelerimizi yudumlamaya başladık ki, Zeyno uyandı. Gördüğü her garsona sevimlilik yapıp, sincap şeklindeki çikolatayı kaptı.
* Vapursa, 1 saat 15 dakika boyunca durmadan yürüdü. Koltukların arasına girip, çıkarak istediği insanlara el salladı. Çay ocağının minik kapısından içeri kafayı daldırıp, oradakilere de el sallayınca, çikolata ganimetine bir de kakaolu kek eklendi. Osman’ın yorumu: “Aç kalmaz bu kız”
7 Kasım 2008 Cuma
Bir ishal geldi, geçiyor gibi

"Zeyno dünden beri, günde 5-6 kez sulu kıvamda kaka yapıyor (daha önceki düzende günde 2-3 kez, katı kıvamdaydı). Kakasının kokusu da oldukça keskin... Yine dünden beri poposu da kızardı ve Desitin sürmeme rağmen kızarıklık bugün iyice arttı. İlk dişini Cumartesi günü çıkarmıştı. Alttaki diğer dişin yeri de kabarık. Bu nedenle olabilir mi? Ne yapmalıyım?"
Hemen geldi cevabı:
"Pişik için Baktroban ve Trosy'ı karıştırarak sür. Öksürük artarsa Peditus ver. Dişle ilgili olabilir"
Öksürük mü? Ne öksürüğü? Ben böyle bir şey yazmadım ki?
Hemen bir mail daha attım:
"Zeyno'da öksürük yok ki? İshal mi demek istediniz?"
Bu sorumun yanıtı da hemen geldi (Her doktorun bir blackberry'si olmalı!):
"Dişle birlikte öksürük olabilir. Ayrıca bu aralar kaka yumuşamasıyla başlayan öksürük tablosu var".
Bu yazışma sonucu mesajı net olarak aldım ve Osman'a hemen kremlerin siparişini verdim. Öğlen getirir getirmez de sürdük. Hemen etkili olduğu, bir sonraki bez değişiminde ortaya çıktı. Poposunu temizlememe ses çıkarmadı bu kez Zeyno.
Neden diş miydi, herhangi bir enfeksiyon muydu bilmiyorum. Ama bugün biraz düzelir gibi oldu ishali. Poposu da. Kontrolde durum net olarak ortaya çıkar herhalde?
Son durum budur

Not: Bunu yazmayı atlamamak lazım. Puset yerine yeniden emerek uyumaya başladığından bu yana parmağını emmiyor Zeyno. Uykusu geldiğinde de; annem ayağında sallarkende... Tamamen unuttu mu acaba?